Cuma, Temmuz 16, 2010

COTE D’AZUR

Fransa sınırını geçiyoruz ve artık Güney Fransa sahillerindeyiz. Solumuzda engin Akdeniz, sağımızda başları dumanlı dağlar, muhteşem bir manzara.. Otelimize yerleştikten sonra köşe başındaki KFC’de yemeğimizi yiyoruz. Bu arada ilk kez gördüğümüz bir uygulama, yiyeceklerinizi aldığınızda size bir şifre veriyorlar. Tuvaletlerin kapıları şifreli kilitli, ancak bu şifreyle açabiliyorsunuz. İtalya’daki bir farklı uygulama ise tüm sifon ve lavaboların pedalla çalışmasıydı. Siz yukarıda çeşme ya da sifon düğmesi ararken ayağınızın altında buluyorsunuz. Bir başka şey de oldukça yaygın olan alaturka tuvaletler ..
Cote D’azur’daki ilk günümüze Monaco-Monte Carlo gezisiyle başlıyoruz.



MONACO – MONTE CARLO

Monaco veya Monte Carlo olarak isimlendirebileceğim bu şehir devletinde, üstü açık tur otobüsleri için günlük bilet alıp, istediğiniz duraklarda inip binerek rahatlıkla şehri dolaşabilirsiniz. Biz arabamızı Opera binası ve Casino’nun olduğu meydandaki otoparka terk edip, otobüse bindik. Tepedeki saraya geldiğimizde indik. Sarayın çevresinde istemediğiniz kadar hediyelik mağazaları (standart F1 baskınlığı), cafe ve restoranlar yer alıyor. Biz bir hata yapıp nedense burasının asıl saray olmadığı algısına kapıldık ve kısa bir turdan sonra tekrar otobüse bindik. Biner binmez de evet orasının gerçekten Monaco Sarayı olduğunu algıladık. Sonuçta otobüsle bir tam tur yapıp kaldığımız yere geri döndük. Sarayın Grands Appartements denen bölümü ziyaretçilere açık. Ancak, biz çok hayal kırıklığına uğradık. Sadece Louie’nin birkaç versiyonunun tarzlarında döşenmiş birkaç odayı geziyorsunuz. Özellikle 14. Louie tarzına ve saraya merakınız yoksa olmazsa olmaz bir tur değil ama oraya kadar gitmişken içimizde kalmasın da diyebilirsiniz.

Sonrasında Opera-Casino meydanı; kızların nöbetleşe çocuklara bakarak sırayla, erkeklerin full time Casino’ya girmesi ve şansını denemesiyle devam ediyor günümüz. Biz Duygu’yla sırayla meydandaki parkta çocuklarla koştururken beyler de içerde kumar oynuyor. Casino biraz hayal kırıklığı yaratıyor aslında, o filmlerde gördüğümüz gibi görkemli, şaşalı değil pek. Bizim 5’er euroluk fişlerimize karşın binlerce euro’yla rulet oynayan dünya sosyetesi içerde elbette. Casino’ya giriş 10 euro; takım elbise zorunluluğu var diye biliyordum ama sanırım sadece şortla girilemiyor, onun dışında bizim sokak giysilerimiz sorun olmadı.
Sonra yine yollar ve Nice.. Genelde günlerimizi yollarda tamamladığımız için şehirlerin gece hayatını tam tadamıyoruz ama olsun..

Etiketler: , ,

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home